BÜTÜNCÜL İNSANLIK









Biz insanlık olarak birbirinden ayrılmış ülkeler ile ifade edilemeyiz. Biz bu gezegenin insanlarıyız ve aramızdaki bütün ayrımları yapay olarak biz oluşturuyoruz. Doğa ve hayvanlarla uyumlu bir şekilde yaşayan bir insanlık hayal edin. Kendi gezegeninin sorumluluğunu ele almış bir tür... Hayal edin, çünkü hayaller potansiyel bir gerçeğin tezahür edişinin başlangıç adımıdır.

Savaşın olmadığı, ekonomik çekişmelerin olmadığı, herkesin ihtiyacı olana ulaşabildiği, yalanlarla dolu siyasetçilerin olmadığı bir dünyaya evrileceğiz. Çünkü evrim kaçınılmazdır. İnsanlığın bilincindeki bu yükselişe uyumlanmaya direnen herkesin öncelikle yaşam şartları zorlaşacak, ardından dünyada barınamamaya başlayacaklar. Onlar artık bu gezegende reenkarne olamayacaklar, çünkü yükselen dünyada artık onları besleyecek eski sistemler çökmüş olacak. Onlar şu anda hala ilkel ve kısıtlanmış bilinç seviyesinin varlığıyla yaşıyorlar. Fakat dünyadaki olumlu gelişmeler arttıkça onların ilkel bilinçleri acı çekiyor ve daha fazla hırçınlaşmaya başlıyorlar. Bu yüzden dünyada şu anda her şey iyiye giderken, sanki her şey daha da kötüye gidiyormuş gibi görünüyor. Bunu şöyle de anlayabilirsiniz: Karanlıkta yaşamaya alışmış hastalık yayan böceklerin türediği bir yere ışık vurmaya başlarsa, bu olumlu bir gelişmedir. Fakat bu böceklerin yaşam şartları zorlaşmaya başladıkça daha güçlü reaksiyon göstermeye başlarlar. Bu yüzden sorun büyüyormuş gibi görünür. Halbuki bu onların devrinin bittiğinin bir belirtisidir.

Sevgi her zaman kazanacaktır, çünkü o bir rakibi olmayan saf ve öz enerjidir. Bu gezegenin kaderinde de kaçınılmaz olarak sevginin zaferi vardır. Yüksek alemler dünyada gücü elinde tutan şımarıkların ilkel planlarını umursamaz. Tanrı’nın planı her zaman daha büyüktür. Doğal olana karşı savaşarak bir şey başaracağını sananların, tek başaracakları şey kendini kandırabilmeleridir. Bu her zaman böyle olmuştur. Seni var eden ve hayatta tutan şeyin gücünü ona karşı kullanırsan kaçınılmaz olarak kendini yok edersin. 

Gerçek güç içinde doğal olarak akan enerjinin akışına uyumlanmaktan gelir. İçsel döngüsüne teslim olmayı kabullenemeyen bir zihin, genişlemenin ne olduğunu deneyimleyemeyen, kendini kendi zihninde hapsetmiş egoist düşüncelerden ibarettir. Zihnini daha büyük bir forma genişletmek için meditasyon yap. İçinde keşfedilmeyi bekleyen bir evren var. İçine dön! Kendini keşfet! O vakit kim olduğunu ve olduğunu zannettiğinden daha büyük bir şey olduğunu anlayacaksın.

Yorumlar